Yapay Zekâ Çağı
Algoritmalar yaşamımızın birçok alanında biz fark etmesek de sessizce yer alarak birçok işi çözen ve kolaylaştıran çözüm yollarıdır. Ünlü matematikçi Öklid’in en büyük ortak böleni (EBOB) bulmak için geliştirdiği algoritmadan günümüze kadar birçok algoritma bizlere yardımcı olmaktadır. Günümüzde teknolojinin bize sunduğu bilgisayar gücü sayesinde de birçok farklı algoritma oldukça hızlı bir biçimde hayatımızı kolaylaştırmayı sürdürmektedir.
Yapay zekâ algoritmaları da ilerleyen teknoloji ile birlikte pek çok alanla hızla bütünleştirilmektedir. Örneğin bir cep telefonundaki yüz tanıma algoritması sayesinde fotoğraf karesindeki yüzler tanımlanarak netlik ve parlaklık gibi ayarlama işlemleri otomatik olarak yapılmaktadır. Aynı biçimde sosyal medya platformlarında karşılaştığımız içerikler yapay zekâ tarafından kullanıcıların ilgisine göre özel olarak seçilerek kişiselleştirilebilmektedir. Bunun sonucu olarak yayınlanan reklamlar ilgisi olabilecek insanlara yönlendirilerek bütçenin verimli kullanılmasına yardımcı olmaktadır.
Benzer biçimde müzik ve video platformları da kişisel zevklere uygun müzik listeleri oluşturabilir ya da film önerilerinde bulunabilirler. Bu sayede yeni müzikler ve videolar keşfetmek daha keyifli bir deneyim haline gelir.
Ayrıca yapay zekâ eğitim ve sağlık alanlarında da önemli yarar sağlamaktadır. Örneğin bazı eğitim uygulamaları yapay zekâ kullanarak kişinin eksik kazanımlarına yönelik kişiselleştirilmiş bir ders programı oluşturabilirler. Bununla birlikte akıllı bileklik ya da akıllı saat ile alınan sağlık verileri sürekli analiz edilerek kişinin sağlık durumunu izleyebilmekte ve düşme, trafik kazası ya da kalp atışındaki düzensizlik gibi durumları fark edip yardım çağırarak hayat kurtarabilmektedir.